Mac için Safari mi Google Chrome mu?

Mac’imdeki ilginç performans sorunlarından sonra katil uşak mı, şöför mü yoksa aşçı mı diye ararken bilin bakalım kim çıktı.

Evet, Google Chrome.

Videoyu Başlat veya Hemen Aşağıdan İçeriği Oku:

Katilimize aşık olmak birçok nedenimiz var.

Muhteşem eklenti kütüphanesi, cihazlar arası senkronizasyon ve 2013’ten bu yana kullandığımız şu renkli temalarımız var. Gerçi galiba ben hiç bunu kullanmadım. Ama sonuçta var yani.

N’oldu da Chrome ile papaz olduk biraz ondan bahsedeyim. Ve bu anlatacaklarım performans sorunu yaşayın veya yaşamayın Chrome kullanıyorsanız mutlaka ilginizi çekecektir.

Chrome’un sistem kaynakların konusundaki hortumcu tavrı hepimizin malumu. Kaynakları lıkır lıkır tüketiyor. Elbette yıllarca Chrome kullandığımdan buna zaten bi’ noktaya kadar alışmıştım.

Ancak son 6-7 aylık süreçte çok ilginç şeyler yaşamaya başladım. İlki Mac’in evi havalimanına çevirmesi oldu…

Render almıyorum, sistemi yoracak hiçbir şey yapmıyorum ama fanlar 7200 devrin üstünde çalışıyor ve işlemci sıcaklığı ilginç şekilde 100 dereceleri zorluyordu.

YouTube’a video izlemek için giriyorum, çok değil; 5-10 sekme açıkken MacBook bi’ Windows 98 tavırları sergilemeye başlıyor.

En sonunda dedim ki, bu işi biraz araştırayım.

Google ve Reddit’te biraz turlayınca yalnız olmadığımı öğrendim ve biraz teorimsi bir olayla karşılaştım. Tıpkı benim gibi performans sorunu yaşayan bir geliştirici, detaylı olarak sorunu incelediğinde suçlunun Google Chrome olduğunu saptıyor.

Bitmiyor, bu arkadaşımız yaşadığı soruna o kadar içerleniyor ki, bir de chromeisbad.com isimli internet sitesi açıyor.

Chrome Ne Yapıyor da Performans Sorunu Açığa Çıkıyor?

Aslında Chromeisbad.com’da zaten detaylı olarak anlatılıyor ancak ben hızlıca özetleyeyim.

En basit indirgemek gerekirse:

Google Chrome’un kendini güncel tutmak için arka planda çalıştırdığı Keystone isimli yardımcı bir program var.

Bu programın normalde periyodik olarak çalışması gerekiyor fakat bazen kendi kafasına göre çalışıyor. Bu da, sistem üzerinde manasız bir yük oluşturuyor.

Kendi kafası bölümünü biraz daha açıklamam gerekirse: Chrome açık değilken bile bu Keystone sistem üzerinde bir yük oluşturabiliyor.

İşin ilginç yanı: Google Chrome’u sisteminizden silseniz bile, Chrome’a ait bu parçacık sisteminiz üzerinde durmaya ve performansınızı etkilemeye devam ediyor.

Açıkçası bunlar ilk başta bana biraz fazla teorimsi geldi.

Yok Chrome’un arkadaki bir güncelleyicisi olur olmaz çalışacak da, sistem kaynaklarını tüketecek falan. Bilemiyorum, biraz gerçek dışı buldum.

Twitter’da biraz bakındığımda, yaşadığım soruna benzer birçok insanın Chrome’u sildikten sonra, her şeyin güllük gülistanlığa çıktığını söyleyen Tweet’ler okudum.

Sitedeki adımları takip ederek Chrome ve Chrome’dan arta kalan çeri çöpü sildiğimde tahmin edin ne oldu.

Fanlarım video render’ı aldığım süre dışında hiç spin atmadı ve işlemci sıcaklığı 65-70 derecenin üstüne çok çok nadiren çıkmaya başladı.

Yani, evet; anlayacağınız benim için katil gerçekten Chrome’du.

Bu bizi şuraya getiyor: Eğer birincil tarayıcı olarak Chrome’u kullanıyorsanız, ya da kullanmıyorsanız ama sadece yüklüyse bile benimki gibi bir performans sorunuyla toslaşabilirsiniz.

Diyelim ki, bu sorunu yaşayarak veya yaşamayarak Safari’ye geçiyorsunuz. Orada manzara ne, biraz da ondan bahsedeyim.

Chrome’dan Safari’ye Geçmek…

Chrome’dan tüm çöpleriyle kurtulup Safari’ye geçtiğimde CPU, GPU ve RAM tüketimindeki hissedilir düşüşü görmemek imkansızdı.

Chrome’un kaynak tüketimi konusundaki tavrı yıllardır malum.

• Kaynak tüketiminin düştüğü için sinir bozucu fan sesi çok atlamalı zıplamalı rollercoaster şeylerle uğraşmadığım sürece “tıpkı olması gerektiği gibi” tarih oldu.
• E malum, Google’ın en büyük gelir kalemi reklam ve reklam için kullanıcı datasına ihtiyaç duyuluyor. Safari’ye geçtiğinizde gizlilik adına da bir avantaj elde ediyorsunuz. Safari kendiliğinden sizi izleyen tracker’ları otomatik olarak engelliyor.

• Chrome’dan Safari’ye göçümde, mutlaka hissettiğim bir diğer faktör de hız ve kararlılık oldu. Sürekli Chrome kullananlar bilirler, Chrome’da bir önceki sayfaya geri döndüğünüzde tarayıcı böyle bi’ salaklar. Heh işte, Safari’de bu geçişler epey smooth gerçekleşiyor.
• Sayfa yüklenme süreleri arasında dev farklar yok ama ben hissedilir düzeyde bir fark olduğunu söyleyebilirim. Sürekli aynı sitelere giriyorsanız, Chrome’dan inip Safari’ye bindiğinizde bunu ilk 1 hafta içinde mutlaka hissedeceğinizi düşünüyorum.
• Chrome’un sistem kaynaklarını höpürdeterek tükettiğinden zaten bahsetmiştik. Safari’ye geçtiğimde, pil tüketimi açısından hakikaten Apple’ın başarılı bir optimizasyon yaptığını gözlemledim. Çok eşit şartlarda bir test yapma şansım olmadı fakat normale kıyasla pil performansı üzerinde en az %20’lik gözle görülür bir farkın olduğunu hissettim.
• Tası tarağı toplayıp Safari’ye geçtiğimizde, Apple’ın o kullanıcı deneyimi konusundaki bazı ince fikirlerine de sahip oluyoruz. Mesela açık sekmeler arasında önizleme ekranından yolumuzu bulmak, sörf yaparken bir linki açmadan önce hızlıdan gözden geçirebilmek, tertemiz bir kullanıcı arayüzü, okuma modu özelliği ve daha nicelerini bu bölüme ekleyebiliriz.
• Bu arada, eğer Apple Notlar kullanıyorsanız Safari’den bir linki direkt not olarak kaydedebiliyorsunuz. Siz de benim gibi tüm notlarınızı Apple Notlar üzerinde tutuyorsanız, bunun da hayatınızı makul oranda kolaylaştırabileceğini düşünüyorum.
• Unutmadan bahsetmek istediğim bir diğer muhteşem özellik de elbette parola yönetimi. TouchID ile bir yere kayıt olurken otomatik şifreler oluşturabilmek ve daha sonra bunları tek dokunuşla kullanabilmek gerçekten şahane bir kolaylık.
• Ve son olarak: Safari’nin Chrome karşısındaki bir diğer güçlü kası da farklı cihazlarla aynı anda çalışabilme özelliği. Bunu bir noktaya kadar yedeklemelerle Chrome da yapabiliyor ancak Safari’de bu geçiş çok daha pürüzsüz hissettiriyor. Bilgisayarda başladığınız işi iOS cihazlarınızdan sürdürebilmek veya tam tersini yapmak, gündelik hayatta bazen ufak mucizeler yaratabiliyor.

Tabii, bunların hepsi güzel şeyler. Safari’nin çehresinde saklı pislikleri yok mu derseniz, elbette var.

Mesela, eklenti kütüphanesi çok sınırlı. Yalnız, eklenti kütüphanesi yüzünden Safari beni yontma taş devrine mahkum bırakmadı.

Daha önce hazırladığım Chrome eklentileri videosunu izlediyseniz, oradaki bazı eklentilerin sunduğu özelliklerin zaten Safari’nin kendiliğinden sahip olduğunu göreceksiniz.

İLGİLİ İÇERİK:

En İyi Chrome Eklentileri: Üretkenliği Arttır, İşleri 10 KAT HIZLI Bitir!

Mesela, okuma modu ve PiP yani resim içinde resim için kullandığım eklentiler, bunlara çok güzel birer örnek olabilir.

Bulamadığım eklentiler içinel yordamımla bazı kısayollar oluşturmaya çalıştım.

İLGİLİ İÇERİK:

macOS'te Klavye Kısayolları Nasıl Oluşturulur?

Geçiş sürecinden sonra, bazı eklentilerin de şu anki iş akışımda benim için olmazsa olmaz olmadıklarını fark etmem çok zor olmadı.

Geçişimden sonraki 1 ay boyunca tarayıcı temelli uyumsuzluk nedeniyle çalışmamakta inat eden hiçbir internet sitesiyle de karşılaşmadım.

Sonuç ve Özet

1 aylık geçiş sürecinden sonra bi’ yorum yapmam gerekirse: Chrome ile ilgili bir yamuk olduğu kesin. Peki, hayatımın bundan sonrasına sadece Safari kullanarak mı devam edeceğim?

Muhtemelen evet.

Yaptığım işi engelleyen çok ekstrem bir şey çıktığındaysa Chrome yerine aynı tabanı kullanan Firefox veya Opera’ya yöneleceğimi düşünüyorum.

Safari’nin herkese uygun bir internet tarayıcısı olduğunu söyleme gafletine düşmek istemiyorum. Fakat kaybedecek bir şeyiniz yoksa ve Chrome sizin için olmazsa olmaz değilse denemenizi öneririm.

Çünkü 1 ayda Safari’nin birçok şeyi Chrome’dan daha iyi yapabildiğini deneyimledim.

İLGİLİ İÇERİK:

YENİ MacBook’unu Kullanmadan Önce Yapman Gereken 11 Ayar

Bu arada, sizde Chrome kullanırken durumlar ne gerçekten merak ediyorum. Performans sorunu yaşıyor musunuz ve özellikle Safari’ye bir şans tanıma fikri size nasıl geliyor? Yorumlar bölümünden paylaşırsanız çok sevinirim.