Balığın yanında yoğurt yenilebileceğine ikna olduysanız listenizden bir başka doğru bilinen yanlışı silebiliriz: Apple’ın Mac’lerine virüs buluşmaz!
Tavsiyelerimle insanları Mac’e geçirdiğim ve yayınladığım içeriklerden olsa gerek, sıkça aynı hurafeyle karşılaşıyorum. İlginç şekilde, birileri macOS işletim sistemini kullanan bilgisayarların Windows’un aksine tamamen güvenli bir liman olduğuna insanları inandırıyor.
Oysa unuttuğunuz bir şey var. Hangi işletim sistemini kullanırsanız kullanın; PC veya Mac hiç fark etmez. İnternette sizi bekleyen milyarlarca casus yazılım (spyware) var.
İnternet korsanlarının BBG evi konuğu olmaktan korkuyor ve izlediğiniz bilimsel videolarınızla kendinizden geçerken Webcam’inizden yakalanmış görüntülerin şirket çalışanlarınız veya süper anlayışlı eşinizle paylaşılmasından tırsıyorsanız, anti-spyware yazılımlar hakkında birkaç şey öğrenmeniz lazım.
Mac’e Virüs Bulaşır mı?
Evet, başta macOS olmak üzere; Windows dahil, tüm sistemlere virüs bulaşabilir. E tabii, bilgisayar virüsleri dondurmalar gibi rengarenk bir dünya. Binlerce çeşidi var ve bunların sisteminiz üzerinde açığa çıkaracağı etkiler de bambaşka olabilir.
İyi ama, madem Mac’lere virüs bulaşabileceği gece ve gündüz kadar ortada, o zaman neden kullanıcılar anti-spyware yazılımlar konusunda ikiye bölünmüş durumdalar? Çok basit. Ama hadi, önce şu fotoğrafa bir göz atalım…
Burası, Everest dağının zirvesi. Spesifik olmak zorunda değil; internette aradığınızda bunun gibi çekilmiş binlerce fotoğraf bulabilirsiniz. Bu fotoğraftan da kabataslak kestirebileceğiniz gibi dünya düz değil; yuvarlak (elips) şeklindedir. Ancak buna rağmen diğer insanlar dünyanın düz olduğunu savunmaya devam edebilirler.
Bu da bizi şuraya getiriyor: Bir şeyin doğrusu ve yanlışı hakkında daima tartışan iki taraf ve haklı olan -çoğu zaman- tek bir taraf vardır. Mac’lere virüs bulaşabileceği de, bunun gibi barizdir.
Fakat bu iddia hakkında ekstradan bir şeyler öğrenmek sizi anti-spyware yazılımların gerekliliğine daha kolay ikna edebilir. Hem böylece neden bazı kimselerin Mac’lere virüs bulaşmayacağını savunduğunu ve bir antivirüs kullanmamamız gerektiğini söylediğini de rahatlıkla anlayabiliriz.
Neden Mac’e Virüs Bulaşmadığı Söyleniyor?
Yapısı itibariyle macOS gerçekten güvenli bir sistem. Ardında dünyanın en yetenekli beyinleri var ve bu işletim sistemi sürekli olarak güncelleniyor. İşletim sistemlerinin güncellenmesinin iki nedeni vardır:
- Yeni özellikler getirmek
- Sistemde oluşan hataları (bug) gidermek
- Güvenlik açıklarına karşı yamalar üretmek
Genellikle bir güncelleme bildirimiyle karşılaştığımızda ilk aklımıza gelen kesinlikle bir yeni özellikle karşılacağımız algısıdır. Oysa realitede, işletim sistemleri güvenlik açıklarını kapatmak için daha sık güncellenirler. Ve çoğu zaman yeni çıkan bir işletim sisteminin ardı ardına ufak güncellemeler almasının nedeni de budur.
Bu bizi şuraya getiriyor: Güvenli olduğunu varsaydığınız işletim sistemleri her yıl ortalama 8 defa güncelleme alıyor. Sanırım, artık sandığınız kadar güvende olmadığınıza ikna olmuş olmalısınız. Tabii, bu bölümdeki işimiz henüz bitmedi.
macOS’e güvenli bir işletim sistemi olduğu söylenirken, görece şu kriterler göz önüne alınır:
- Kullanıcı protokolleri gelişmiş modern bir işletim sistemidir.
- Dışarıdan bağlantıyla sistem üzerinde kritik değişiklikler yapılmak (sadece varsayılan olarak) oldukça güçtür.
- App Store üzerindeki tüm yazılımlar, Store’da yayınlanmadan önce çeşitli kontrollerden geçer.
Bu şartlara göre Mac’inizi kullandığınızı düşünün… Herhalde sadece App Store’a bağımlı kalarak Mac kullanmak zorunda olsaydık başta ben olmak üzere, birçok Mac sever şimdiye çoktan Windows limanına yelken açmıştık.
Öyleyse mecburen üç temel kriterden üçüncüsünü ihlal edecek ve samimiyetlerine güvendiğimiz teknoloji devlerinin yazılımlarını bilgisayarlarımıza kuracağız. Kullanıcı protokolleri gereği, yetkiye sahiptik değil mi? Şimdi, Store dışından indirdiğimiz bu yazılımlar bizden bir de erişim izni isteyecek. Fark ettiniz mi? Elimizde üç temel kriterden bir tane bile kalmadı.
İstenen izinlerle artık bilgisayarımız dışardan bağlantıya açık hale getirilebilir ve üstelik buna gayet mantıklı bir neden uydurulabilir. İşte, tam olarak bu yüzden macOS işletim sistemi konusunda da en az Windows’da olduğu kadar güvenliğinizi düşünmek zorundasınız.
Neden Antivirüs (Anti-Spyware) Kullanmalısınız?
Bu konu hakkında ilk defa bloglamıyorum, geçmişe dönüp baktığımızda daha önce farklı bir yazımda Mac için Antivirüs Programı Kullanmaya Gerek Var mı? sorusuna kendimce ve kesinlikle biraz iyimser olarak yanıtlar vermiştim. Ancak ısrarla etrafımdaki insanların macOS’i bir dijital kale olarak görmesi sonucunda Anti-Spyware’lerin çok da yabana atılası yazılımlar olmadığını açıklamak istedim.
Peki, kişisel verilerimizin güvenliğine değer veriyoruz diyelim. O zaman sıra, Mac için hangi antivirüs programı konusuna geliyor. Bunun için de kollarınızı sıvayıp, ayrı bir araştırmaya başlamanız gerekiyor. Çünkü her güvenlik yazılımı farklı özelliklere sahip ve hepsinin en iyisi olduğunu ya da tüm güvenlik ihtiyaçlarını karşılayabileceğini söylemenin ne kadar gerçekçi olabileceğini bilemiyorum.
En temizi tüm yazılımları araştırmak ve şuradan farklı anti-spyware yazılımlarını bulabilir, bunlarla ilgili olarak yapılan testler ve sonuçları da gözden geçirebilirsiniz.
Sistemler Güvenli; İnsanlar Değil!
Anlattıklarımı en başından buraya kadar takip ettiyseniz, içinizdeki kuşkucu yönü açığa çıkartmayı başardım demektir. Buraya kadar konuştuklarımız sadece sistemler ve yazılım teknolojileri safındaydı. Oysa söz konusu güvenlik açıkları olduğunda en güvensiz sistemin insan olduğunu da unutmamak gerekiyor.
Sosyal mühendislik teknikleri, oltalama teknikleri ve daha başka binbir türlü teknikle ülkemizde her yıl binlerce kişi “sadece televizyonlarda izleyeceği” türden düşündüğü olaylarla bizzat karşı karşıya geliyor. Spyware yazılımlar dijital sistemleri hedef alırken, korsanlar hem dijital sistemleri hem de insanları hedef alıyor.
Kendinizi güvende tutmak için bilinçlenmeniz ve en önemlisi ücretsiz yazılımlara karşı biraz ihtiyatlı davranmayı öğrenmeniz gerekiyor. Daha önce defalarca kez söylediğim özlü sözü tekrar hatırlatayım:
“Eğer bir yazılımı kullanmak için para ödemiyorsanız, ürün sizsinizdir.”
Bugüne dek hiçbir ücretsiz antivirüs programı sadece dünyaya iyilik yapmak için piyasaya çıkmadı. Servislerini ücretsiz kullandığımızı düşündüğümüz Google’ın bile reklam gelirlerinin en büyük kalemini reklamlar; dolayısıyla kullanıcı verileri oluşturuyor. Parasını ödediğiniz bir güvenlik yazılımının size sunacağı korumayla ücretsiz bir güvenlik programının sunmasını beklemek, günümüz gerçekliğine pek uymuyor.
Gitmeden Önce…
Buradaki ufak sohbetimizin özeti şudur: Hiçbir işletim sistemi ve hiçbir sistem asla tamamen güvenli değildir. Apple’ın iyi bir işletim sistemine sahip olmasını bir kaleye benzetebilirsiniz. Evet; içerisi güvenli ama dünyayı görmek için dışarıya çıkmalısınız ve çıktığınız anda sizi nice tehlikenin beklediğini unutmamalısınız.
Dahası, ücretsiz güvenlik programları sandığınız korumayı sağlamaktan fersahlarca uzaktadır. Bunu tüm ücretsiz yazılımlar için söyleyebiliriz. Her ücretsiz olduğu iddia edilen yazılım sizden bir şekilde faydalanmayı hedefler. Dünya düşündüğünüz gibi yeşil bir gezegen değildir ve bence bu yüzden bilgisayarınızın güvenliğini de ince eleyip sık düşünmek gerekir.
Aslında, sadece bu konu üzerine yakın zamanda ayrıca bir video çekmeyi de planlıyorum fakat takvimimdeki yoğunluk nedeniyle buna yakın bir zamanda fırsat bulamayacağımı düşünüyorum. O zamana dek, kendinize çok iyi bakın ve güvenli işletim sistemi olsa bile, en büyük güvenlik açığının bizzat kendiniz olduğunu unutmayın.
Okuduğunuz içerik hakkındaki düşüncelerinizi ve özellikle Virüs bulaşmayan Mac miti hakkındaki düşüncelerinizi epey merak ediyorum. Bi’ fırsatını bulup deneyiminizi mutlaka benim ve diğer macOS kullanıcılarıyla da paylaşmayı lütfen unutmayın. 😊
